Tweet |
XANTHOS' LULARIN HAZİN ÖYKÜSÜ
Esarete yenik düşmektense ölümü tercih edenler.
Cesaretin diğer adı xanthos.
"Evlerimizi mezar yaptık,
Ve mezarlarımızı kendimize ev…
Evlerimiz ateşe verildi,
Ve mezarlarımız yağmalandı…
Yüksek tepelere sığındık,
Yerine dibine saklandık,
Su içinde gizlendik,
Geldiler ve bizi buldular…
Bizi yaktılar ve yok ettiler,
Bizi yağmaladılar…
Ve biz,
Analarımızın uğruna,
Kadınlarımızın uğruna…
Ve biz,
Onurumuz uğruna,
Ve özgürlüğümüzün…
Biz, bu toprakların insanları,
Topluca intiharı aradık
Arkamızda bir ateş bıraktık,
Hiç sönmeyecek…"
Xanthos Antik Kenti , Kaş, Antalya.
Xanthos kelimesinin Türkçe'deki anlamı 'sarı'dır. Antik kent ile ilgili tüm bilgileri vermeden önce batı uygarlığı ve Anadolu uygarlıkları için önemli bir yer teşkil eden Likya Birliği'nin en önemli kentlerinden olan Xanthos tarihçesine bakmak gerekmektedir.
Xanthos Antik Kenti, UNESCO Dünya Mirası Listesinde bulunur. Türkiye'de bulunan en eski tarihi kentlerden biridir.
Antalya'da Fethiye-Kaş arasında bulunan Xanthos Antik Kenti, tarihte Likya birliğinde idare merkezi olarak kullanılmasıyla önem kazanmıştır.
Xanthos Antik Kenti MÖ 8. yüzyıla dayanmaktadır. Antalya ve Muğla arasında iki tepe üzerine kurulmuştur. Denize olan yakınlığından dolayı liman kenti olarak kullanılmıştır. Tarihte önemli bir yere sahip olan Likya Birliği'nin yönetim merkezliğini yapmıştır.
Homeros, Xanthos Antik Kenti'nin Truva Savaşı'na katıldığını anlatmıştır. Tarihi dönemler içinde en demokrat birliğe sahip olduğu bilinir. Dini merkezi bu şehrin yakınlarında bulunan Letoon şehriydi.
Xanthos Antik Kenti birçok devletin uğruna savaştığı bir şehir olmuştur. Coğrafi konumunun sebebi ile sürekli işgal edilmiştir. Büyük İskender'in fethinden sonra önemini kaybetmiştir. Dili Yunanca olarak değişmiştir.
Şehir sürekli yeniden kurulma ihtiyacı duyulacak kadar büyük yıkımlara uğramıştır. Savaşçı halkının kendi elleri ile şehri yaktığı ve yeniden inşa ettiği bilinmektedir. Önemli bir merkez olarak hüküm sürdüğü yollarda Büyük İskender tarafından kuşatılmıştır. Ardından III. Antiochus'un yönetimine geçmiştir.
Milattan önce 2. yüzyıla kadar Likya'nın başkenti olmuştur. Romalıların işgalinden sonra son kez inşa edilen şehir, Arapların ülkeye girişi ile terk edilmiştir.
''Perslerin kölesi olarak yaşamaktansa, ölümü yeğleyen savaşçı Likya halkı, topluca intihar ederek kayalıklardan kendilerini aşağı atmışlardır''
LETOON: Xanthos'a 4 km. uzaklıkta bulunan Letoon, Antik Çağda Likya'nın dini merkezi konumundaydı. Bu kutsal alanda Leto, Apollon ve Artemis tapınakları ile birlikte, bir manastır, bir çeşme ve Roma Tiyatrosu kalıntıları bulunmaktadır.Xanthos Antik Kenti meclis binası, tiyatro, saraydan oluşmaktadır. Şehirde pek çok anıt mezarı vardır. Caddesindeki taş kaplama büyük ilgi toplamaktadır.
Kınık Beldesinde yer alan şehir, Xanthos Nehri (bugün Eşen Çayı) kenarındaki ovaya hakim iki tepe üzerinde kurulmuştur. İlki Eşen Çayı'nın kenarından sarpça bir kayalık şeklinde yükselen surla çevrili Likya akropolü; ikincisi ise kuzeydeki daha yüksek ve geniş olan Roma akropolüdür. Likya Birliği'nin idari merkezi olarak nitelenen Xanthos'un ismi Likya dilinde yazılmış kitabelerde ARNNA şeklinde geçmektedir. Homeros, Sarpedon yönetimindeki Xanthosluların Troya savaşlarına katıldıklarını anlatır. Ancak kazılarda elde edilen buluntular şehrin iskanını İ.Ö. 8.y.y. önce götürmeye imkan vermemektedir.
Denize olan yakınlığından dolayı liman kenti olarak kullanılmıştır. Tarihte önemli bir yere sahip olan Likya Birliği'nin yönetim merkezliğini yapmıştır.
Tarihi dönemler içinde en demokrat birliğe sahip olduğu bilinir. Dini merkezi bu şehrin yakınlarında bulunan Letoon şehriydi.
Xanthos örenyeri, Likya uygarlığının özgünlüğü ve kazılarda elde edilen buluntuların önemi nedeniyle UNESCO tarafından Dünya Kültür Mirası Listesine dahil edilmiştir.
Xanthos Antik Kenti, düşmana teslim olmayı düşünmeyen insanların hüzünlü hikayesi.
Tarih boyunca hep cesaretleriyle anıldılar Xanthoslular, özgürlüklerine öylesine düşkünlerdi ki tek endişeleri bir gün esir düşmek olmuş hep.Esaret korkuları akıl almaz bir gelenek benimsemelerine neden olmuş;kentin en iyi ailelerinden seçilen küçük bir grup başka şehirlere gönderilir, ta ki bir gün ‘topluca ölüm’ haberi gelene kadar.Halk esir düştüğünde topluca intiharı seçiyor;o küçük grup şehre geri dönüp şehri yeniden kuruyor.Xanthos halkı iki defa toplu intihar etmiş ve kent yeniden kurulmuş.Likya tarih sayfalarına, ‘cumhuriyet yönetimi uygulayan ilk ülke’ olarak da geçiyor.İ.Ö 300’lü yıllarda, bölgedeki 23 kent bir birlik kurarak demokratik bir yönetim benimsemiş ve İ.Ö 2’inci yüzyılda Xanthos’u başkent seçmişler.Bölgenin en önemli kararları bu kentte alınmış.Persler, Romalılar, Bizanslılar hepsi bir şeyler eklemiş bu kente.Surlar, tiyatrolar, anıtlar, mozaikler, su yolları.
Bağımsızlık uğruna ölümü seçmiş olmaları, onların günümüze kadar ulaşan destansı kahramanlıklarını anlatıyor. Yüz binlerce Pers ordusuna karşı, 5-6 bin kişilik küçük orduları ile direnen Xanthoslular, bitmez tükenmez dirençlerine karşın yenik düşerler.
Şehir düşse'de, esir olarak yaşayamayacaklarından, kadınlarını, çocuklarını, hazinelerini kaleye kapatarak yakarlar. Kendilerini'de; bir zamanlar deniz olan ama Eşen Çayı'nın getirdiği aliviyonlar ile, bu gün bir 'sera' ovasına dönüşen, manzaraya hakim, kentin en yüksek noktasından atlayarak intihar ederler''.
"Beni bulamazsan üzülme,
eşyalarımı bulacaksın,
kestiğim taşları, açtığım yolları,
işlediğim heykelleri bulacaksın,
ve göreceksin ki;
binlerce yıl öteden,
parmak izlerimiz dokunacak
birbirine..."
(3000 yıl öncesine ait bir Likya şiiri)